Cuma, Mayıs 18, 2007

Döviz Krizlerinin Başlıca "Habercileri"


2004 yılında yaptığım bir araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye için "döviz krizleri"nin (currency crises) en önemli habercilerinin başında
  1. ihracatın ithalatı karşılama oranındaki (XM) ciddi düşüşler,
  2. ihracatçıların yeni dış sipariş beklentilerindeki büyük gerilemeler ve
  3. reel döviz kurunun aşırı değerlenmesi (M)

geliyordu. Buna göre, ihracatın ithalatı karşılama oranı % 56'nın altına indiğinde, Türk Lirası ise % 6.8'den daha fazla "aşırı reel değerlenme" gösterdiğinde, ilgili değişkenler yaklaşan (en geç 12 ay içinde ortaya çıkabilecek) bir döviz krizi için "erken uyarı sinyali" veriyordu. 46 farklı değişkenin erken uyarı performansının sınandığı o çalışmada; ayrıca, bir veya birkaç değişkenin sinyal vermesi gerçekten bir kriz çıkmasını beklemek için yeterli kabul edilemeyeceğinden, en başarılı 15 değişken saptanmış ve onlar kullanılarak bir de bileşik "erken uyarı endeksi" oluşturulmuştu.

Bu kısa notta, yalnızca, XM ve M değişkenlerinin Mart 2007 itibariyle ulaştığı değerlere bakılarak söz konusu iki değişkenin 2007 yılı başı itibariyle herhangi bir ciddi kriz sinyali verip vermediği kısaca gözden geçirilecektir.

Şekil 1'de XM, Şekil 2'de ise M değişkenlerinin Mart 2007'ye kadarki değerleri gösterilmiş ve herbiri yukarıda belirtilen kendi eşik değerleri (yani sırasıyla % 56 ve % -6.8) ile karşılaştırılmıştır. Şekil 1'e göre, XM değişkeni 2000-2001 finansal krizinden sonra Ağustos 2005, Mayıs 2006 ve Ağustos 2006'da üç kez çok kısa süreli kriz sinyalleri vermiş, ama XM değeri her seferinde hemen yeniden eşik değerinin üstüne çıkmıştır. M değeri ise (bak. Şekil 2); Temmuz-Ekim 2003, Şubat-Mayıs 2004 ve Kasım 2005 - Mart 2006 dönemlerinde (yani üç kez) görece daha uzun süreli erken uyarı sinyalleri vermiş, ama diğer temel makroekonomik göstergelerin görece iyi gitmesinin ve herhangi bir ciddi siyasal sorun yaşanmamasının da etkisiyle ülke ekonomisi yeni bir döviz krizine girmemiştir.

Bu ve diğer bazı kriz habercilerinin gelişmelerine, ileride gerek duyuldukça bu sayfada yeniden değinilecektir.


Şekil 1: Türkiye'de Aylık İhracatın İthalatı Karşılama Oranı
(XM, %, Ocak 1989 - Mart 2007)

Kaynak: DİE (TCMB-EVDS); kendi hesaplamalarım.
Not: Yukarıdaki şekildeki yatay kesikli çizgi, % 56'lık kritik eşik değerini göstermektedir.


Şekil 2: Reel Efektif Döviz Kurunun Uzun Dönem Dengesinden Sapma Derecesi
(M, %, Ocak 1980 - Mart 2007)

Kaynak: TCMB-EVDS; kendi hesaplamalarım.
Not: hesaplama yöntemi olarak Kibritçioğlu & Kibritçioğlu (2004)'te anlatılan ikinci yöntem kullanılmıştır.

1 yorum:

Orhan Karaca dedi ki...

Aykut Bey,

Aklın yolu bir, demek 2004 yılında cari açık yükselmeye başlayınca pekçok iktisatçı acaba kriz mi geliyor diye bu tür araştırmalara girişmişler. Sizin bu araştırmanızdan haberim yoktu ama son iki yılda aynı dönemde yapılmış başka benzer araştırmaları da gördüm. Aslında aynı dönemde ben de Kaminsky, Lizondo ve Reinhart (1998) çalışmasını örnek alarak bir araştırma yapmıştım ama yazısını da bitirme noktasına getirdiğim halde yayınlamaktan vazgeçmiştim. Çünkü oluşturduğum endekste cari açık büyük ağırlığa sahipti ve bu göstergedeki artış yüzünden de ciddi bir kriz sinyali geliyordu. Benim gözlemlerim ise pek krizin yaklaştığı yönünde değildi.

Bu arada benim bildiğim kadarıyla bu sinyal yaklaşımı yöntemi Asya Krizi'nden sonra epey popüler olmuştu ama daha sonra o kadar da işe yarar bir yöntem olmadığına ilişkin bir makale okuduğumu hatırlıyorum. Bahsettiğim makaleyi şuradan indirebilirsiniz.

Saygılar

Orhan Karaca